Atatürk İlke ve İnkılapları nelerdir?
Türkiye Devleti, çağdaş toplumlar seviyesine gelebilmek için Atatürk’ün önderliğinde belli ilkelere sahip çıkıp yol almıştır…
Ulu önder Atatürk, Kurtuluş Savaşı’nı kazandıktan sonra, kurmuş olduğu yeni Türk Devleti’ni çağdaşlaştırmayı amaçlayan birçok yeniliğe imza atmıştır. Bu yenilikler de bazı ilkeler doğrultusunda gerçekleştirilmiştir. Gelin Atatürk İlke ve İnkılapları‘na birlikte göz atalım…
Dosyayı indirmek için TIKLAYIN
Cumhuriyetçilik:
“Türk milletinin karakter ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.”
M.Kemal Atatürk
Atatürk, Cumhuriyetçilik ilkesini, tüm dünyayı şaşırtan büyük Türk İnkılabı’nın birinci ilkesi kabul etmiştir.Cumhuriyet, Türkiye’de çağdaşlaşmanın, yenileşmenin ve de ileriye gitmenin yolunu açmıştır.
Cumhuriyet, millet egemenliğine dayanan ve yöneticilerin belirli süreler için halk tarafından seçildiği idare şeklidir. Bu yönetim şeklinde egemenlik hakkı millete aittir. Millet egemenlik hakkını ve yetkisini seçtiği temsilciler aracılığıyla kullanır.
Cumhuriyetçilik ilkesine göre;
- Kişinin hak ve özgürlükleri cumhuriyet yönetimi ile güvence altına alınmıştır.
- Ülke, halkın seçtiği vekiller tarafından yönetilir.
- Devlet anayasa ve yasalara göre işler.
Cumhuriyetçilik ilkesiyle ilgili yenilikler şunlardır:
- 23.Nisan.1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması
- TBMM’nin 1.Kasım.1922’de saltanatı (padişahlık sistemini) kaldırması
- 29.Ekim.1923’te Cumhuriyet’in ilan edilmesi
- 1921 ve 1924 anayasalarının kabul edilmesi
- Seçimlere birden fazla siyasi partinin katılması
Dosyayı indirmek için TIKLAYIN
Milliyetçilik:
“Her milletin kendine özgü geleneği, kendine özgü adetleri, kendine özgü milli özellikleri vardır. Hiçbir millet aynen diğer bir milletin takipçisi olmamalıdır.”
M.Kemal Atatürk
Millet aynı ülkede yaşayan, aralarında dil, din, ırk, kültür gibi ortak değerleri olan insan topluluğudur.
Milliyetçilik, milletini çok sevmek, milletin birlik ve beraberliğinin korunması, maddi ve manevi açıdan kalkınması için çalışmaktır. Milletimizi iç ve dış tehditler karşısında birlik içinde tutmayı amaçlar. Aynı zamanda bu ilke Milli Mücadele’nin (Kurtuluş Savaşı’nın) kazanılmasında da etkili olmuş, halk arasındaki dayanışma artmıştır.
Milliyetçilik ilkesine göre;
- Din, inanç, ırk ve kültür farkı gözetmeksizin kendini Türk sayan herkes Türk’tür.
- Milli birlik ve beraberlik esas amaçtır.
- Milletini seven herkes ülkenin kalkınması için çalışmalıdır.
Milliyetçilik ilkesiyle ilgili yenilikler şunlardır:
- Yeni Türk harflerinin kabul edilmesi
- Türk Tarih Kurumu’nun kurulması
- Türk Dil Kurumu’nun kurulması
- Kapitülasyonların kaldırılması
- Kabotaj Kanunu’nun çıkarılması
- Türk Parasını Koruma Kanunu’nun çıkarılması
Dosyayı indirmek için TIKLAYIN
Halkçılık:
“Bizim görüşümüz -ki halkçılıktır- kuvvetin, kudretin, egemenliğin idarenin doğrudan doğruya halka verilmesidir, halkın elinde bulundurulmasıdır.”
M.Kemal Atatürk
Aynı ülkede yaşayan ve o ülkeyi vatanı kabul eden insanlara “halk” adı verilir.
Halkçılık ilkesi, demokrasinin temelini oluşturmaktadır. Bu ilkenin ana özelliği ülke yönetiminin halkın elinde bulunmasıdır. Kişilerin dil, din, mezhep, ırk, cinsiyet ve siyasi görüş farkı gözetilmeksizin kanunlar önünde eşitolması ve halkın devlet için değil de devletin halk için var olmasıdır. Kısaca, “halkın halk tarafından, halk için idaresidir”.
Halkçılık ilkesine göre;
- Halk devlet yönetimine katılır.
- Toplum yaşamında dil, din, ırk, cinsiyet, renk gibi ayrılıklar yoktur.
- Bütün vatandaşlar devlet karşısında hak ve ödevler açısından eşittir.
- Herkes kanunlar önünde eşit haklara sahiptir. Suç ve cezalar kişiye göre değişen şekilde uygulanamaz.
Halkçılık ilkesiyle ilgili yenilikler şunlardır:
- Türk Medeni Kanunu‘nun kabul edilmesi
- Kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesi
- Ağa, Hacı, Hafız, Hoca, Molla, Efendi, Bey, Beyefendi, Paşa, Hanım, Hanımefendi ve Hazreti gibi lakap ve unvanların kaldırılması
- Soyadı Kanunu çıkarılarak herkese bir soyadı verilmesi
- Kılık-kıyafet kanununun çıkarılması
Dosyayı indirmek için TIKLAYIN
İnkılapçılık:
“Cahillikle, ilkellikle savaş, düşmanla savaşmaktan daha az önemli değildir.”
M.Kemal Atatürk
İnkılapçılık, en kısa anlamıyla yenilik demektir. İnkılapçılık, gelişmesi durmuş olan bütün kurum ve kuruluşların kaldırıp yerine daha yeni ve çağdaş olanını almaktır. Bu yönüyle inkılapçılık ilkesi Atatürk İlke ve İnkılapları’nın tümünü kapsar.
Atatürk her zaman yenilikçi bir insandı, onun istediği ülkemizin sürekli ilerlemesi ve kalkınmasıydı. İşte bu yüzden Atatürk, her zaman yenilikçi bir yol izlenmesini isterdi. Yeniliklere ayak uyduramayanların, her zaman geri planda kalan gelişmemiş ülkeler olduklarını hepimiz görmekteyiz.
Geride kalan bir ülke olmamak için Atatürk inkılaplarına sahip çıkmalıyız. O’nun bu inkılapçılık anlayışını her zaman yaşatmalı ve hep ileriye gidebilmenin yeni yollarını aramalıyız. Sadece yapılan inkılapları korumakla kalmayıp aklın, ilmin ve ileri teknolojinin yol göstericiliğinde hareket ederek, yeni atılımlarla çağdaşlaşmaya yönelmek gerektiğini hiçbir zaman unutmamalıyız.
Dosyayı indirmek için TIKLAYIN
Laiklik:
“Her birey, istediğini düşünmek, istediğine inanmak, seçtiği dinin gereklerini yapmak veya yapmamak hak ve özgürlüğüne sahiptir.”
M.Kemal Atatürk
Laiklik, en kısa tanımıyla din ve devlet işlerinin birbirinden ayrı tutulmasıdır. Osmanlı Devleti’nde padişahlar hem tüm müslümanların dini lideri (yani halife) hem de devlet başkanıydı. Din ve devlet işleri beraber yürütülüyordu. Atatürk cumhuriyet yönetimiyle din ve devlet işlerini birbirinden ayırdı. Devlet işlerinin yürütülmesinde dini kuralların yerine akla ve bilime dayanan hukuk kanunları getirdi.
Laikliğin temel amacı dinsel ayrımcılığı önlemek, insanlara din ve vicdan özgürlüğü sağlamaktır. Dinin siyasi amaçla kullanılmasını önlemek, dini baskı ve hurafeleri engellemek de laikliğin amaçlarındandır.
Laiklik ilkesine göre;
- Devlet yönetiminde din ve devlet işleri birbirinden ayrı tutulur.
- Devlet bütün dinlere karşı hoşgörülüdür ve eşit mesafededir.
- İnsanlara inandıkları dini yaşayabilme hakkı tanınır.
- Dinin siyasete alet edilmesine izin verilmez.
Laiklik ilkesiyle ilgili yenilikler şunlardır:
- Saltanatın ve halifeliğin kaldırılması
- Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması
- Medreselerin kapatılması
Dosyayı indirmek için TIKLAYIN
Devletçilik:
“Ekonomisi zayıf bir ulus, fakirlik ve sefaletten kurtulamaz.”
M.Kemal Atatürk
Devletçilik, ekonomide vatandaş ile devletin işbirliği içinde çalışmasıdır. Atatürk, devletçilik ilkesi ile ülkenin ekonomik, sosyal ve kültürel alanda kalkınmasını amaçlamıştır. Devletçilik ilkesi özel firmalara engel değildir. Yani gücü ve sermayesi olan vatandaşlar da isterlerse fabrika ve şirket kurup işletebilirler.
Devletçilik ilkesine göre,
- Devlet ekonomik hayatın içerisinde yer almalıdır. Yani gerektiğinde fabrikalar kurup işletebilmelidir.
- Vatandaşların özel iş yeri kurmalarını destekler ve örnek olur.
Devletçilik ilkesiyle ilgili yenilikler şunlardır:
- Karabük’te Demir-Çelik Fabrikası, Nazilli’de dokuma fabrikası gibi fabrikaların devlet tarafından kurulması
- İzmir Ekonomi Kongresi’nin yapılması
- Sümerbank ve Etibank’ın kurulması
- Yeraltı zenginliklerimizin araştırılması için Maden Tetkik Arama Enstitüsü’nün kurulması
- Tarımda modern yöntem ve tekniklerin uygulanması, aşar vergisinin kaldırılması
- Demiryollarının yurdun dört bir yanına yaygınlaştırılması
Gelin, Atatürk İlke ve İnkılapları’nı bir tabloda gösterelim.
İlke | Yenilikler |
Cumhuriyetçilik | TBMM’nin açılması, Saltanatın kaldırılması, Cumhuriyet’in ilan edilmesi, Kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesi, 1921 ve 1924 anayasalarının kabul edilmesi |
Milliyetçilik | Türk Dil Kurumu’nun açılması, Türk Tarih Kurumu’nun açılması, Kabotaj Kanunu’nun kabulü, Kapitülasyonların kaldırılması |
Halkçılık | Medeni Kanun’un kabulü, Kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesi, Aşar vergisinin kaldırılması, Soyadı Kanunu’nun kabulü |
İnkılapçılık | Toplumsal alanda yapılan yenilikler, Siyasi alanda yapılan yenilikler, Ekonomi alanında yapılan yenilikler, Kültür ve eğitim alanında yapılan yenilikler |
Laiklik | Saltanatın ve halifeliğin kaldırılması, Medeni Kanun’un kabulü, Tekke ve zaviyelerin kapatılması, Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun kabulü, Anayasadan “Devletin dini islamdır.” maddesinin kaldırılması |
Devletçilik | İzmir İktisat Kongresi’nin toplanması, Fabrikaların, yolların ve hastanelerin açılması |